Telif hakları ve yeni medya sempozyumda ele alındı

Açılışta konuşan Anadolu Basın Federasyonu Genel Başkanı Sinan Burhan, iletişimin, insanlık tarihiyle yaşıt olduğunu, radyo ve televizyonla kamusal bir hal aldığını söyledi.

Burhan, sosyal medyayla iletişim tekniklerinin hayatın her tarafına yayıldığını belirterek, şu görüşleri dile getirdi:

“Teknolojinin değişmesiyle beraber yeni kültürel sorunlar da ortaya çıktı. Bugün gazetelerin tirajlarından bahsetmek mümkün değil. Televizyonların etkisi sürse de sosyal medya giderek daha fazla ağırlığını hissettiriyor. Bunun yanı sıra yeni dönemde herkes aynı zamanda bir gazeteci oldu. Elinizdeki cep telefonuyla sokaktan ya da evden yayın yapabiliyorsunuz. Bütün bu gelişmeler yaşanırken bir de ‘telif hakları’ meselesi gündemimize geliyor. Sosyal medya kendisi içerik üretmeden, bizlerin ürünlerini kullanıyor ve anlıyoruz ki yeni medyanın da hukukunun oluşması lazım.”

“Yaşadığımız süreç giderek karmaşık bir hal almaya başladı”

Medya Derneği Başkanı Ekrem Kızıltaş, telif haklarının artan bir öneme sahip olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:

“2. Mahmut döneminde çıkan Takvim-i Vekayi’den beri gelişen bir basın sektörümüz var. Önceleri askeri alanda kullanılan, 1990’lı yılların sonundan itibaren ise kamusal bir hal alan internetle birlikte dünya üzerinde yeni bir haberleşme alanı ortaya çıktı ve hep beraber internete maruz kalmaya başladık. Bugün internetin bir sonraki aşaması olan sosyal medya gerçeğiyle karşı karşıyayız. Geldiğimiz noktada artık yeni medya düzeninden bahsetmek durumundayız.”

Herkesin akıllı telefonlarla artık “haberci” olduğuna işaret eden Kızıltaş, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Yeni medya düzenine paralel olarak bir de telif hakları önemli bir mesele olarak karşımızda duruyor. ‘İnternet medyası’ diye bir kavram girdi hayatımıza ve iki sene önce kanunlaştı. Yaşadığımız süreç giderek karmaşık bir hal almaya başladı. Çünkü internet medyasıyla yani yeni medya düzeniyle beraber bu işle ilgilenen insanların sayısı arttı. Öte yandan bu meslekle uğraşan insanların hayatlarını kazanmaları için o işletmelerin para kazanması, o işletmelerin içerik oluşturabilmek için birilerine para ödemesi gerek. Dolayısıyla bugün itibarıyla yeni medya düzeninde telif konusu ciddi bir problem haline gelmiş durumda.”

“Telif haklarının en önemli unsurlarından birisi meslek birlikleri”

Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Şükriye Şirin, Türkiye’de yapılması gereken temel eylemin, etkin bir telif hakları sisteminin kurulmasını sağlamak olduğunu ve kurum olarak bunun için çalıştıklarını söyledi.

Şirin, telif haklarıyla ilgili bir mevzuatın olduğunu aktararak, şu bilgileri verdi:

“Bu kanun, 1951 tarihli olmasına karşın zaman içerisinde değişiklik yapılmış ve ihtiyaçlar doğrultusunda güncellenmiştir. Ama mevzuata sahip olsanız bile sadece o mevzuat düzenlemesiyle iyi bir telif hakları sistemi oluşturulmuş olmuyor maalesef. Bu noktada telif haklarının en önemli unsurlarından birisi meslek birlikleri yani telif birlikleri. Telif birlikleri, üyeleri olan telif hakkı sahipleri adına hak takibi yapan, telif ücretleri tahsis edildikten sonra üyesi olan sanatçılara, yapımcılara bu ücretlerin dağıtımını gerçekleştiren özel hukuk tüzel kişileridir. Bu meslek birlikleri, Bakanlığımızın idari ve mali denetimine tabi olduğu için bizler meslek birlikleriyle birlikte güçlü bir telif hakları sistemi kurulması için işbirliği içinde faaliyetlerimizi yürütüyoruz.”

 “Dijital medya, çok hızlı bir şekilde geleneksel medyanın yerini alıyor”

Kanal D Ankara Temsilcisi Zafer Şahin, bugün sağlıklı iletişime daha fazla ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Yeni bir medya düzeni oluştuğunu, dijital medyanın çok hızlı bir şekilde geleneksel medyanın yerini aldığını anlatan Şahin, şunları kaydetti:

“Dijital medya çok önemli işler yapıyor ama haberlerin ve iletişim altyapısını oluşturan hala o çok eleştirilen geleneksel medya. Geleneksel medyada çok ciddi bir fikri emek var. Çok köklü kuruluşlar, uzun yıllardır belli kural ve kaidelere dayanarak hukuk çerçevesinde iletişim işini sağlıklı bir zeminde yürütmeye çalışıyor.

Dijital medya son dönemde kontrolsüz bir şekilde yaygınlaştı. Sosyal medya şu anda denetime tabi tutulmuyor. Oralardan servis edilen haberler, Türkiye’de maalesef algı, olgunun önüne geçirmiş durumda. Artık ‘sosyal medya linci’ diye bir kavram var. Ben şu konuda ısrarcıyım; Türkiye’de gündemi ‘gerçek’ anlamda belirleyen haberlerin çok önemli bir bölümü hala geleneksel medya tarafından üretiliyor. Dahası geleneksel medyanın üretimi, bedelsiz bir şekilde ve bu sefer manipüle edilerek çarpıtılarak kullanılıyor. Bizim asıl önüne geçmemiz gereken sorun budur.”

Gazeteci Bahar Feyzan, ana akım medyanın en büyük problemlerinden birisinin muhabirlik mesleğinin önemini yitirmesi olduğunu belirterek, dijital medyanın ise gazeteciliğin pasif bir varoluşa sahip olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.

Bizim TV Genel Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç, yeni medya düzeninin temel amacının yakaladığı izleyici kitlesine siyasal yönlendirme yapmak olduğunu ifade ederek, yeni medyanın bu özelliğiyle geleneksel medyayla benzer bir karaktere sahip olduğunu dile getirdi.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir